Çocuklarda Rekabet Duygusu

Çocuklarda Rekabet Duygusu

 

Rekabet insan yaşamının oldukça önemli bir parçasıdır. Bireylerin kişisel gelişim göstermeleri, motivasyon kazanmaları ve başarıya ulaşmaları için olmazsa olmazdır. Çocuklar ise bu duyguyla yaşamlarının ilk yıllarında oldukça erken bir şekilde tanışır. Yaşamlarının ilk yıllarında oynadıkları oyunlarda kaybettiklerinde oluşan duygularla baş etmekte zorlanabilirler. Bu dönemde çocuklar için bir oyunu kaybetmek kendilerini yetersiz veya başarısız hissetmelerine neden olabilir. Yine aynı şekilde kendi öz değerlerini oynadıkları oyunu kazanıp kaybetme ile ölçmeye eğilimlidirler. 

 

Ebeveynlere Öneriler

 

¨     Rekabet duygusu ebeveynler ve çocuk tarafından iyi yönetildiği takdirde çocukların karakter gelişimi , özgüven gelişimi ve sorunu çözme becerileri üzerinde olumlu etkileri görülür. 

 

¨     Rekabetin tanımı ve çerçevesinin çocuğun çevresindeki yetişkinler tarafından iyi çizilmesi gerekir. Bu konuda ebeveynlere ve öğretmenlere de büyük bir rol düşmektedir. Çabanın ve sürecin önemini vurgulamak varılacak yer kadar yolculuğun da değerli olduğunu savunmak çocukları, çocuklara çabalamayın önemini öğretmektedir.

 

¨     Özellikle sonuç odaklı yaklaşımlarda, rekabet duygusu çocuklarda aşırı stres ve kaygıya neden olmaktadır.  Yine rekabet çerçevesinin sağlıklı çizilemediği zamanlarda çocuklarda özgüven eksikliği ve birbirleri arasında akran ilişkilerinde sorunlara neden olmaktadır. 

 

¨     Çocukların gelişiminde süreci ön plana alan ve çocukların başarılarının ve eylemlerinin ödül veya ceza sistemi ile değerlendirilmediği görüldüğünde, herhangi bir koşula bağlı kalmadan sevildiklerini hissettiklerinde rekabetin olumsuz etkileri azalmaktadır.

 

¨     Rekabet duygusunun olumsuz sonuçlarından korunmak için özellikle çocuklarla oynadığımız oyunların kuralları ve sınırları iyi çerçevelendirilmelidir. Birlikte oynanılan oyunlarda adil ve hilesiz bir şekilde oynanılmalıdır. 

 

¨     Kaybettiği zaman duygularını yönetmekte zorlanan çocuklara bu duyguları ifade etmeleri için alan açılmalı ve regülasyonların sağlayana kadar duygularına eşlik eden konumunda olunmalıdır.

 

¨     Ebeveynler ve öğretmenler küçük yaştan itibaren çocuklara yıllar sırasında bazen yenerek bazen yenilerek rol model olmalıdır.

 

Rekabet, çocukların kişisel gelişimi üzerinde çok etkilidir. . Ancak rekabetin  çocuklar üzerinde olumlu etkiler bırakması, rekabetin dengeli bir şekilde yönetilmesine bağlıdır. Çocuklara, kendi potansiyellerini keşfetmeleri için rehberlik etmek, onları hem bireysel hem de toplumsal başarıya hazırlamanın anahtarıdır. Çocuğun çevresindeki yetişkinlerin doğru yaklaşımı ile çocukların rekabeti , hayatlarında bir motivasyon kaynağı olarak kullanmaları mümkündür.


Klinik Psikolog Zeynep Bener Karakaya